Kenan Yıldız manşetlerde ‘Ortalığı ateşe veren küçük çocuk’ Juventus’un baş tacı…

Juventus’un transfer piyasasında durgun geçen bu dönemde, kadro kalitesini yükseltecek takviyeler aranırken, Yıldız geleceğin takımının üzerine inşa edilebileceği sarsılmaz bir temel olarak görülüyor.

Yılın en iyi genç oyuncusuna verilen Kopa Trophy ödülü için aday gösterilen 10 futbolcu arasında yer alan Yıldız son olarak Tuttosport’un manşetindeydi. Yıldız için haberde kullanılan ifadeler şöyle;

“Yeni nesile karşı maç için otuz bin kişi: Yıldız, kurtuluş hayali kuran Juventusluları alevlendiriyor. Gelenek yenileniyor… Saat 18.00’de, gölgede bile 37 derece olan sıcaklığa rağmen Torino’da 30 bin kişi Kenan Yıldız’ı izlemek için stadyuma akın ediyor. Juventus taraftarları, umut ve aidiyet sinyalleri gönderiyor.”

‘KÜÇÜK BÜYÜCÜ’

“Juventus taraftarı karışık duygulara sahip. Hayal kırıklığı yaratan son birkaç sezon kuşkucuların ve polemikçilerin sayısını artırdı ancak ne olursa olsun sevenlerin sayısı hala çok fazla ve birçoğu bugün zafer dolu bir yılın şafağına tanıklık etme yanılsaması olmadan umut ve aidiyetle tribünde olacak. İhtiyaç duyulan şey Yıldız’dan, insanlara hayaller kurduran küçük çocuktan, herkesin kendisinden büyü beklediği sihirbazdan, taraftarların Kenan’ın idolü olan Del Piero’nun yeteneğinin en azından bir zerresinin yeniden vücut bulmasını hayal ettiği on numaradan gelecek bir büyü.”

“Sonuçların yanı sıra, son yıllarda karakter eksikliği de yaşanıyor. Dokuz şampiyonluktan oluşan muhteşem döngünün kahramanlarının emekliye ayrılması taraftarlar için olduğu kadar, tutunacak lider arayışını sürdüren takımın kendisi için de referans noktalarını ortadan kaldırdı. Yıldız’ın yanı sıra, Bremer’den başlayarak bu rol için başka adaylar da var.”

“Antonio Conte gibi kalabalıkların heyecanına ortak olamayan ancak Juventus’a çok benzeyen ve sessizliğiyle, çok fazla sinema yapmadan çalışan Bianconeri taraftarlarının çoğunluğunun güvenini kazanan Tudor var. Elkann, aşağı yukarı iki ay önce, Tudor’un kulüpte devrim yaratmasına rağmen onu yedek kulübesinde tutarken aynı mantığı izledi; bu, bebeği banyo suyuyla birlikte atmamanın futbolla eşdeğeriydi ya da belki de Hırvat oyuncunun ciddiyetinin farkına varılmasıydı.”